BEYOĞLU'NDA ARA
Beyoğlu'nda bulmak istediğiniz her şey
beyoglurehberim.com'da!
 
TÜM İŞYERLERİNE GÖRE LİSTELE
 
 
19
Şubat
http://www.beyogluajandasi.com

İstanbul'un en eski semtlerinden biri olan Piyalepaşa'nın az bilinen 500 yıllık tarihi, Gökhan Akçura'nın hazırladığı 'Geçmişten Günümüze Piyalepaşa' kitabı ve Damla Özlüer küratörlüğünde Rahmi M. Koç Müzesi'nde açılacak sergiyle gün yüzüne çıkıyor.

İstanbul'un en eski semtlerinden biri olan Piyalepaşa, 'Piyalepaşa semt tarihi araştırması' ile günümüze taşınıyor. Polat ve Piyalepaşa İstanbul sponsorluğunda, Beyoğlu Belediyesi işbirliğiyle hayata geçirilen proje kapsamında hazırlanan 'Geçmişten Günümüze Piyalepaşa' sergisi 19 Şubat-30 Mart 2016 tarihleri arasında Rahmi M. Koç Müzesi'nde izleyiciyle buluşacak. Proje kapsamında Piyalepaşa ile ilgili biri fotoğraf albümü, diğeri kaynak olmak üzere Gökhan Akçura tarafından hazırlanan 'Geçmişten Günümüze Piyalepaşa' adlı iki kitap 19 Şubat'ta raflarda yerini alacak.

500 YILLıK BİR YOLCULUK

Rahmi Koç Müzesi'nde izleyiciyle buluşacak serginin içeriğiyle ilgili konuşan serginin küratörü Damla Özlüer, "Piyalepaşa semt tarihi projesi, İstanbul'un geçmişi çok iyi bilinmeyen bir semtinin yüzlerce yıl geriye uzanan hikayesini yazma fırsatıydı. Sergide, Piyalepaşa semtinin ve kurucusu Piyale Paşa'nın hikâyesi kadar çeşitli dönemlerden tanıklıkları izleyebilecek, İstanbul'un en eski haritalarından bir kısmının orijinallerini göreceksiniz. Bu sergiyi gezerken sizlere Akdeniz'in korsanları, Mimar Sinan'ın benzersiz dehası ve çiçek bahçelerinin kokuları eşlik edecek. Piyalepaşa'nın tarihini anlatacak sergi de, bir 'tarih anlatımından' daha fazlası olması için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Sergi, girildiği andan itibaren ziyaretçilerini dönemin karakterleriyle karşılaştıracak, ilk adımından itibaren İstanbul'da 500 yıllık bir yolculuğa davet edecek şekilde tasarlandı" dedi.

OSMANLI ARŞİVLERİNDEN RAFLARA

'Geçmişten Günümüze Piyalepaşa' kitapların yazarı Gökhan Akçura ise "Piyalepaşa hakkında bir kitap hazırlamaya karar verdiğimizde, semtin önemine karşın hakkında yapılmış özel bir araştırmanın bulunmadığını gördük. Kanuni Sultan Süleyman dönemine ilişkin yapılan yayınlarda Piyalepaşa ismi çok az yer alıyordu. Kalabalık bir ekip olarak bir yıl kadar süren araştırma ve yazım çalışmalarımız sonucunda bu kitap ve sergi için gereken bilgileri ve imgeleri toplayabildik. Geniş bir bibliyografya taraması sonrası ve özellikle Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nden sağlanan bilgilerle bu eksiklikleri gidermeye çalıştık. Mühimme defterlerinde yer alan bilgiler çalışmamızın boyutlarını genişletti. Aynı zamanda Piyale Paşa Camii ve Mahallesi de araştırmamız gereken diğer konular oldu. 'Geçmişten Günümüze Piyalepaşa kitabı üzerinde bir hayli emek sarf ettiğimiz ve okuyucularına derin bilgiler sunan kaynak niteliğinde bir çalışma oldu. Piyalepaşa'ya dair tüm bilgilerin sunulacağı kaynak kitap ve görsel ağırlıklı olarak hazırladığımız albüm kitap 19 Şubat'tan itibaren tarih severlerle de buluşmak üzere raflarda yerini alacak" diye konuştu.

Geçmişten Günümüze Piyalepaşa Sergisi
11
Şubat
http://www.beyogluajandasi.com

''DÖNÜŞ''

11 ŞUBAT -27 ŞUBAT 2016

Gecenin büyülü ışığı dolunayı resimlerinde çoğunlukla kullanmaktan kaçınmayan Gamze Duman, doğanın kendisinden ve gücünden ilham almaktadır. Bilinç altındaki mağaralara ışık tutarken renkleri hesapsız şekilde kullanmaktan kaçınmaz.

Spontane gelişen resimlerinde duygusal dönüşümlerini, en ufak ayrıntıyı dahi resmin belli bölgelerine yedirerek keşfetmenin heyecanını izleyiciyle paylaşır.

Sanatçının en büyük kaygısı kendine samimiyetten yola çıkarak bilinçaltındaki imgelere ve hastalıklı bölgelere nüfuz etmek, dokunmak.

11-27 Şubat tarihleri arasında sizde Galatea Art'ı ziyaret edebilirsiniz...

'Dönüş' Sergisi
10
Şubat
http://www.beyogluajandasi.com

Bağımsız, arınmış düşüncelerinin, fikre ve oradan heykele dönüşmesi ve bu sürecin varolmanın farkındalığıyla beslenmesi, Yücel Kale'nin ÖZGÖRÜ sergisini oluşturuyor.

Ahşap malzeme üzerinden sanatsal üslubunu oluşturan Yücel Kale'nin bu sergide cam, bakır gibi farklı malzemeleri ustalıkla kullanışı, denemeye ve yeniliğe açık, keşifçi yönünü gösterir. Sergide görme eylemini, kendine has şiirsel üslubu ile fantastic öğerler ve masallar üzerinden anlatım yolunu seçmesi, bakmak ve görmek arasındaki büyük farka dikkat çeker. Ürettiklerinin yanlızca heykel değil aynı zamanda resimsel öğeler taşıması da oldukça dikkat çekici bir unsur.

Sergide karşımıza çıkan formlar bizi çocukluğumuza götüren harikalar diyarının anahtarı gibi. Burada dikkat çekici diger unsur ise portrenin önemidir. Kullandığı her malzemede karşımıza cıkan kuvvetli portrelerde her türlü mimik ve ifade, eserin can alacı noktası halini alır. İnsan ve hayvan karışımı figürler izleyicinin gündelik yaşam gerçekliğinden masalsı bir diyara yolculuk etmeleri için bir kapı acar.

Sergi 12 Mart 2016 tarihine kadar G-Art Galeri'de gezilebilir.

Sanatçı: Yücel Kale
Sergi İsmi: Özgörü
Açılış: 10 Şubat 2016 / 18:00

Özgörü Sergisi
29
Ocak
http://www.beyogluajandasi.com

Dünyanın en büyük oyun ve öykü yazarlarından olan Anton Çehov (29 Ocak 1860 - 15 Temmuz 1904), en önemli yapıtlarını 1894'ten 1904'teki ölümüne dek yazdı - bu sinemanın da ilk on yılıydı.

Çehov hiç sinema senaryosu yazmadı, ama yazsaydı nasıl olacağını hayal etmek oldukça zevkli; ilişkilerdeki ufak değişimleri, duyguları, anıları ve hareketleri saptamadaki becerisi ve yapıtlarını sahnelemenin getirdiği zorluklar ve gerekler göz önünde bulundurulduğunda, sinemanın kaynaklarının Çehov'un sanatına mükemmel bir uyum sağlayacağı düşünülebilir.

Pera Film Seagull Films işbirliğiyle, ağırlıklı olarak Sovyet ve Rus yönetmenlerin merceğinden, Çehov'un tanınmış yapıtlarının film uyarlamalarından oluşan Gökyüzü Işıldıyor: Çehov'a Övgü adlı programı sunuyor.

Gökyüzü Işıldıyor
27
Ocak
http://www.beyogluajandasi.com

Onun tercihi zorlu zeminler. Agence France Presse (AFP) fotoğrafçısı Bülent Kılıç 2014'teki Türkiye-Suriye sınırından geçiş yapan mülteciler ile ilgili çalışması ile Perpignan'da Visa d'Or News 2015 ödülüne layık görüldü.

Umuda kaçiş isimli sergisinde Bülent Kılıç, savaştan kaçan Suriyeli mültecilerin bitmek bilmeyen dolambaçlı güzergahına yer veriyor. Mültecilerden bazıları için Türkiye iki farklı koldan Batı'ya ulaşacakları bir aşama: Trakya ve Kuzey tarafı, güneyde ise Midilli ve İstanköy. Sonsuzluğa açılan iki nokta.
Fotoğraf gazeteciliğinin uluslararası alanda önemli etkinliklerinden olan 27. Uluslararası Fotoğraf Gazeteciliği "Visa pour l'image" Festivali kapsamında AFP CEO'su Emmanuel Hoog şöyle demişti: "Bu prestijli ödül Bülent'in olağanüstü çalışmasını taçlandırıyor."

Bülent Kılıç'ın Ukrayna, Türkiye ve Suriye'de gerçekleştirdiği röportajlar, aralarında World Press Photo ve savaş muhabirleri ödülü Bayeux-Calvados ödüllerinin yer aldığı çok sayıda ödüle layık görüldü. Bülent Kılıç Time ve Guardian tarafından da 2014 yılının en iyi ajans fotoğrafçısı seçilmişti.

Umuda Kaçış Sergisi
22
Ocak
http://www.beyogluajandasi.com

Galeri Nev, tam yirmi yıl önce Türkiye’de ilk kez sergilediği ANTONIO SAURA’nın özgün litografilerini yeniden ziyaret ediyor. 1996 yılında, litografi makinasının icadının 200. YILI dolayısıyla Avrupa Birliği ile ortak gerçekleştirilen ANTONIO SAURA sergisi, Paris galerileri ve atölyelerinin arşivlerinde yapılan uzun soluklu bir arkeoloji sayesinde nerdeyse eksiksiz bir biçimde yeniden kurulabiliyor. Böylece Galeri Nev, Picasso, Bonnard, Dali ile başlayan ve geçtiğimiz yirmi yılda, Saura’nın ardından, Adami, Alechinsky, Dubuffet, Pedersen ve Velickovic ile devam eden Avrupa modernizmi sergilerini de yeniden gündeme getiriyor. Sergiye ismini veren ve Saura’nın bir litografi dizisine ait olan “Hayali Portreler” başlığı, Nev’de sergilenen bu ikonik isimlere de bir gönderme yapıyor. Sergi, icadının 220. yılına, bu sergilerin sürekliliğinin sağlayan ve sanatı ulaşılabilir kılan litografiye bir saygı (tribute) niteliği taşıyor.

İspanyol modernizmini kuran isimlerden biri olan ANTONIO SAURA’yı, sanat tarihçileri tarafından hem ardıllarından Velázquez, Greco, Goya ve Picasso ile hem de başka coğrafyalardan kuşakdaşları Francis Bacon, Willem de Kooning ve COBRA’ya bağlıyor. Sergide Antonio Saura’nın bu bağlarını açıkça temsil eden ve 1977 ile 1994 arasında gerçekleştirdiği “Rahipler” (1977), “Dört Mevsim” (1977), “Hayali Portreler” (1983), “Dora Maar’a Saygı” (1986) ve ünlü “Yedi Büyük Günah” (1994) dizileri öne çıkıyor.

“Rahipler” (1977)” dizisinde, düşünceli gibi duran şapkalı, haçlı ve oklu siyah figürler, kağıdı baştan sona dolduran sayısız yüzen leke, karmaşık örüntü ve sarmallar içerisinde, dengesiz ve dışarılara taşan bantlar oluşturuyor. Benzer örüntü ve sarmal kompozisyonu, kibir, açgözlülük, şehvet, kıskançlık, oburluk, öfke ve tembelliğin resmedildiği “Yedi Büyük Günah (1994)” dizisi ile “Dört Mevsim (1977)”de de izlenebiliyor. “Hayali Portreler” (1983) ise, imgenin çarpıtılması ve bu çarpıtmalarla yakalanan ruhsal dramları portreleştiriyor. Picasso’nun yaratı mekanikleri ile hesaplaştığı “Dora Maar’a Saygı” (1986) dizisi “Hayali Portereler” ile birlikte sergileniyor. Böylece Dora Maar’ın yüzleri, Saura’nın yüzlerine karışıyor.

Antonio Saura (1930, İspanya Huesca), Saragosa’daki ilk sergisinden bu yana geçen neredeyse yarım yüzyılda, Madrid, Paris, Münih, Roma, Stockholm, New York, Milano, Brüksel, Rotterdam, Buenos Aires, Rio de Janeiro, Amsterdam, Havana, Londra, Frankfurt, Barcelona, Cenevre, Düsseldorf, Tokyo, Berli, Helsinki, Hamburg, Stuttgart, Viyana, Cambridge, Köln ve daha bir çok kentte 200’e yakın sergi açtı. Eserleri Venedik Bienali(1958), Documenta (1959, 1977) gibi büyük uluslararası toplu sergilerde ve Guggenheim, Tata Gallery, Centre Pompidou gibi çağdaş sanatın önde gelen müzelerinin koleksiyonlarında yer aldı. Tiyatro, opera, sinema ve bale setleri tasarladı, Franco rejimine ve ırk ayrımına karşı politik etkinliklerinin yanı sıra, sanat ve kültür üzerine dersler verdi, seminerler yönetti, makaleler yazdı. Antonio Tapies ve Eduardo Chillida ile birlikte modern İspanyol sanatının en büyük ustası olaran anılan Saura’nın litografiye olan tutkusu, ilk denemelerini yaptığı 1958’den başlayarak hiç eksilmedi.

Hayali Portreler
22
Aralık
http://www.beyogluajandasi.com

Türkiye'nin ilk kadın illüstratörlerinden olan ressam Sabiha Rüştü Bozcalı'nın yaşamı ve az bilinen üretimine odaklanan sergi, 22 Aralık'ta SALT Galata'da, Global Yatırım Holding'in desteğiyle açıldı.

22 Aralık 2015 - 06 Mart 2016

SALT Galata, Kat -1

Osmanlı İmparatorluğu'ndan Cumhuriyet'e geçiş döneminde yetişen ressam Sabiha Rüştü Bozcalı'nın yaşamına (1904-1998) odaklanan sergi, 2014'te SALT Araştırma'ya bağışlanan arşivi ve şimdiye dek kapsamlı olarak incelenmemiş üretimini kamuya açıyor. Türkiye'nin ilk kadın illüstratörlerinden olan Bozcalı'nın kültür tarihindeki rolüne ışık tutmayı amaçlayan sergide, çeşitli desen, resim, fotoğraf, günlük, mektup ve kartpostalları ile katkıda bulunduğu yayınlar yer alıyor.

Dâhiliye Nazırı Memduh Paşa'nın sanatkâr kızı Handan Hanım ile Bahriye Nazırı Bozcaadalı Hasan Paşa'nın oğlu Amiral Rüştü Paşa'nın ikinci çocuğu olan Sabiha Rüştü, annesinin teşvikiyle beş yaşında resme başladı. İlk derslerini ressam ve müze müdürü Ali Sami Boyar'dan aldı. 15 yaşından itibaren farklı dönemlerde Berlin, Münih, Paris ve Roma'da; Lovis Corinth, Moritz Heymann, Karl Caspar, Paul Signac ve Giorgio de Chirico gibi dönemin tanınmış ressamlarının atölyelerinde çalıştı. 1928-1929 yıllarında, İstanbul'daki Güzel Sanatlar Akademisi'nde Namık İsmail'in atölyesine devam etti. Neo-Empresyonist ressam Paul Signac'ın "kabiliyetli, resim sanatının gerektirdiği hassasiyete sahip ve kendini tamamen bu mesleğin zorlu çalışmasına adayan biri" olarak tanımladığı Bozcalı, manzara ve natürmortlar yaptı ama özellikle portreleriyle dikkati çekti.

Bozcalı, Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkevleri tarafından 1938-1943 yıllarında düzenlenen, belirli sanatçıların Anadolu şehirlerini resmetmekle görevlendirildiği "Yurt Gezileri"ne katıldı. Bu kapsamda, modernleşme ve yeni bir kültürel kimlik oluşturma sürecini belgelemek üzere 1939'da Zonguldak'a gönderildi; fabrikalara yoğunlaşarak şehirdeki endüstriyel gelişim sürecinden ayrıntıları yansıttı. 1946'da adı TEKEL olarak değiştirilen İnhisarlar İdaresi ve Yapı Kredi Bankası gibi önemli kurumlar için yaptığı çizimlerle reklam ve yayıncılık alanlarında dönüşüm geçirmekte olan görsel anlatım diline katkıda bulundu. 1953'ten itibaren Milliyet başta olmak üzere Yeni Sabah, Hergün, Havadis, Cumhuriyet ve Tercüman'da gazete ressamı olarak çalıştı. Reşad Ekrem Koçu'nun İstanbul Ansiklopedisi'nin ressamlarından biri olan Bozcalı, yakın iş birliğinde olduğu tarihçinin yanı sıra Nezihe Araz, Cahit Uçuk ve Refii Cevad Ulunay gibi yazarların eserleri için illüstrasyonlar yaptı.

Sergi, sanatçının SALT Araştırma'daki arşivinden belge, fotoğraf ve çizimler ile İstanbul Şehir Üniversitesi Taha Toros Arşivi'nin Sabiha Bozcalı bölümünden belgelerle hazırlandı. Bozcalı'nın yaşamının nirengi noktaları üzerinden mesleki üretiminin çeşitliliğinin vurgulandığı sergide, aile koleksiyonundan sulu boya ve yağlı boya tablolar da bulunuyor.

Bu sergi, Global Yatırım Holding'in desteğiyle gerçekleştirilmektedir.

Sabiha Rüştü Bozcalı Sergisi
12 ARALIK 2015 CUMARTESİ
En Düşük 8° / En Yüksek 9° /
 
Zafer Müzesi

Kitaplardan okuyup öğrendiğimiz savaş, bu kez, elinizi uzatsanız dokunabileceksiniz, o günlere dalıp gidecekmişsiniz gibi yakınımızda yapılıyor sanki.

Fasuli

Esnaf lokantası ruhunu kaybetmeyen mekanın menüsünde sadece fasulye yok elbette...

Dem Cafe

Karaköy’ün yenilenen arka sokakları “Dem Cafe” nefis bir mekana ev sahipliği yapıyor.

Beyoğluspor Kulübü

1886 yılında, tam 127 sene önce İstanbullu Rumlar tarafından Ermis olarak kuruluyor.

Zafer Müzesi
Fasuli
Dem Cafe
Beyoğluspor Kulübü
 
 
This is a website recovered by the free version of the Wayback Downloader.